Galata Kulesinden seyir bir başka. Eminönü' nden Kadıköy' e giden vapurlar, onların arasından kaçan tekneler, üstlerinde Galata Köprüsü' ndeki geçen arabalar ve tabiki balık tutanlar, çatılara konmuş martılar ve onlara ekmek atanlar, pekde özendiğim terasa çıkmış İstanbul manzarasında kitap okuyanlar, Kulenin dibinden geçen turist grupları, Boğazdan geçip giden büyük gemiler. Bunları izlerken Mihrimah Sultan Cami' nin ardında batan güneş.
Soğuk mevsiminde İstanbul' da yağmur eksik olmuyor. Sahilde ufak ufak çiseleyen yağmur, Karadeniz' den gelen hafif ama soğuk rüzgarla birleşince, soğuk, bahar mevsimi olsa bile ben varım diyor. Buna rağman karşı yakadaki Ortaköy' ü , yan tarafta Köprü' yü izlemenin tadı paha biçilemez. Boğaz Köprüsü' nün ışıkları, yağmur ve sisle birleşince dahada yoğun ve çok görünüyor.
Yorumlar
Yorum Gönder